https://www.gazetemilas.com/files/uploads/user/5dfbea75de6b4d2cd19361a4b9bb0990-fab306d7007e50ed7e36.jpg
ERHAN DARGEÇİT

Olağanüstü toplantı “olağan” olacak

09-08-2023 10:52 1457 kez okundu.

Dün yine TBMM’de olağanüstü toplantı “tiyatrosu” vardı. Bilindiği üzere TBMM tatilde ve 1 Ekim’de açılacak. Ama belli olan bir şey var ki, vatandaş bu duruma çok da sıcak bakmıyor. Muhalefet durumdan vazife çıkararak, imza toplamış ve TBMM’yi olağanüstü toplantıya çağırmıştı.

Bu arada şu bilgileri vermek gerekir. TBMM olağanüstü toplantıya beşte bir imza ile çağrılır ve toplanır. Yani 120 imza toplayan milletvekilleri TBMM Başkanı’nın 7 gün içerisinde TBMM’yi toplamasını istemiş olur. Toplanıldığı zamanda ise 200 milletvekilinin genel kurul salonunda hazır bulunması gerekiyor. Eğer 200 vekil hazır bulunursa ondan sonra olağanüstü toplantı çağrı önergesi görüşmesine geçilir. Oylama yapılır eğer çoğunluk görüşmeye gerek duymazsa TBMM tatile tekrar döner.

Öncelikle ben kendi fikrimi daha önce de belirtmiştim. Meclis’in aylarca tatil yapması yanlış bir uygulamadır. Bu uygulamanın karara alındığı dönem Ankara’da görev yapan mesela Ağrı vekilinin Ankara’dan Ağrı’ya gidip gelmesi zaten neredeyse 1 ay sürdüğü dönemlerdir. Dolayısıyla bu uzun yolu çekecek olan milletvekilinin 3 ay kendi seçim bölgesinde çalışma yapabilmesi gayet doğaldı.

Ama şimdilerde TBMM’de görüşmeler Salı, Çarşamba ve Perşembe günleri yapılıyor. Cuma günü seçim bölgesine giden bir vekilin hafta sonunda seçim bölgesinde çalışma yapması çok kolaylaşmıştır. Hatta vekil TBMM’de görüşmeler olmadığı günlerde Türkiye turu yapacak durumdadır. Dolayısıyla ayrıca bir tatil yapılması çok da adaletli bir durum değildir. İşin bir tarafı böyledir. Diğer taraftan TBMM’nin toplantı yapma olayını “oyuncağa” çevirmemek gerekir. 25 Temmuz 2023 tarihinde olağanüstü toplanmak için imza veren Muhalefet, 25 Temmuz’da Meclis’i olağanüstü toplamış ancak görüşmeye gerek olmadığı kararını alarak dağılmıştı.

Bu da şöyle oluyor: Muhalefet 120 imzayla TBMM Başkanlığı’na başvuruyor. Ardından TBMM Başkanı tüm vekilleri olağanüstü toplantıya çağırıyor. TBMM’de tüm vekiller toplanıyor ancak bu Muhalefete destek vermeyen Ak Parti ve MHP milletvekilleri genel kurul salonuna içeriye girmiyor. İçeridekiler sayılıyor eğer 200 vekil varsa görüşmeler başlıyor. Görüşmeler başlayınca da Ak Parti ve MHP milletvekilleri de içeriye giriyor. Onda sonra parti grupları kendi fikirlerini anlatıyor. Ardından oylama yapılıyor. Ak Parti-MHP vekil sayısı muhalefetin vekil sayısından çok olduğu için Ak Parti-MHP vekilleri görüşmeye gerek yoktur diye el kaldırıp oylamaya katılınca bu oylama için onların söylediği geçerli olmuş oluyor ve de sonuç olarak TBMM tekrar kapanıp tatile devam ediliyor. Peki, bununla bitiyor mu? Tabii ki hayır.

25 Temmuz’da olağanüstü toplanan ve tekrar tatile giren TBMM’de muhalefet partilerinden en az 120 vekil bu sefer 8 Ağustos’ta olağanüstü toplanmak için yine imza veriyorlar. Ve dün bu toplantı yapıldı. Yine Ak Parti ve MHP vekilleri salona girmedi. Muhalefet 200’ün üzerinde vekille hazır bulunarak TBMM’nin görüşmelere başlanılmasına geçilirken Ak Parti ve MHP’li vekiller de salona girdiler. Olağanüstü toplantı çağrı önergesi görüşmesine başlanıldı. Sonucu söylememe sanırım gerek yok.

Bundan sonraki süreci takip etmek de çok zor değil aslında. Büyük ihtimalle muhalefet yine 120 imzayla olağanüstü toplantı isteyecek. Bu istemden sonra 7 gün içerisinde Meclis Başkanı Meclis’i toplantıya çağıracak. 200 muhalefet vekiliyle toplantı açılacak, Ak Parti ve MHP’li milletvekillerinin oylarıyla Meclis yine tatile girecek.

Bunun böyle olacağını muhalefet de biliyor iktidar da biliyor. Ama bu tiyatro oynanmaya devam ediliyor. Farkındaysanız toplanma konularından hiç bahsetmiyorum bile. Çünkü sonucu belli olan bu tiyatroda konu ne olursa olsun sonuç değişmeyecek. Konu, her seferinde bulunur. Muhalefet biz çalışmak istiyoruz, hükümet kanadı çalıştırmıyor diye politika yapmış olur. İktidar kısmı, “bunların işi gücü yok bizlerin halka sahada buluşmamızı engelliyorlar” diye politika yaparlar. Bakalım artık önümüzdeki yerel seçimlerde bunlardan hangisinin daha etkili olacağını hep beraber görürüz.

Dostlukla kalın.

Neler Söylendi?