Ak Parti Muğla Milletvekili Kadem Mete, gazeteci Özcan Özgür’e yanıt niteliğinde bir basın açıklaması gerçekleştirdi. Mete, yaptığı açıklamada, dikkat çekici noktalara değinerek, iddialara karşılık verdi ve kamuoyunu bilgilendirdi. Açıklamasında, konuya ilişkin kendi görüşlerini ve partisinin duruşunu net bir şekilde ifade etti. Mete basın açıklamasında şu ifadelere yer verdi
Sayın Özcan ÖZGÜR’e cevabımdır.
“Gazeteci, basın özgürlüğünü başka hiçbir amaca alet etmemeli ve yaydığı ya da yaymadığı bilgi sayesinde haksız bir avantaj ya da kişisel fayda elde etmekten kaçınmalıdır. Gazeteci, mesleğini icra ederken çıkar çatışması yaratacak durumlardan sakınmalı, bu yaşandığı takdirde durumu derhâl sonlandırmalıdır.”
Yukarıda alıntıladığım ibare bir sendikanın gazetecilik mesleğine ilişkin ifade ettiği etik değerlerden sadece biri.
Bunu niye ifade ettim. Öyle ki Muğla’mızda uzun zamandır basım yayın hayatına devam eden bir gazetenin yazarlarından Özcan Özgür bir gün olmasa ikinci gün mutlaka şahsım hakkında bir şeyler karalamakta, kazandırdığımız her hizmeti bilgiden uzak sadece ve sadece o hizmete gölge düşürmek anlamında eleştirmektedir.
Eleştiri elbette başımızın tacıdır. Yapıcı eleştiri insana yol gösterir. Fakat üzüm yemekten cok bağcıyı dövmek maksadıyla yazılan bu yazılar Sayın Özgür’ün de ifade ettiği gibi ya karışık kafaların ürünüdür ya da kiralık düşüncelerin tezahürüdür.
Tüm Muğla’mız ve ilimize gelen misafirlerimiz için bir eziyete dönüşen Kötekli Kavşağı ile ilgili İl Başkanlığım dönemimde girişimlerde bulundum. Dönemin Bakanı Sayın Adil Karaismailoğlu ile ve şuan ki Bakanımız Sayın Abdülkadir Bey ile defalarca görüşmek suretiyle projemizi onaylattık ve nihayet kavşak inşaatımız başladı. Hem projemizi takip etmek hem de çalışmaları yerinde görmek için geçtiğimiz Pazar günü şantiyede bir toplantı gerçekleştirdik.
Yaptığımız toplantının ardından sadece bir kısmını paylaştığımız video üzerinden “Denizli dönüşü unutulmuş” diyerek milyarlık yatırımı karalama girişiminde bulunan ve kendi kafa karışıklığını bizlere mal etmeye çalışan, adeta bir gün önce yazdığı haber üzerine yediği azar ve aldığı uyarı telefonu üzerinden haber yapan Özgür’e aslında diyecek çok da bir şey yok. Çünkü yazı sipariş üzerine yazılmış bir yazı.
Paylaşılan videoya gelince, video sadece vatandaşımızı görsel hakkında bilgilendirmek amaçlı kısa bir videodur. Teknik detaylar ilgili firmanın işidir. Yine de paylaşılan verilere biraz daha dikkatli baksaydı sol üst köşede aradığı sorunun cevabını bulabilecekti. Tabii amaç ifade ettiğimiz gibi üzüm yemek değildi.
Gelelim Hastanemiz hakkında yazdıklarına. Muğlalı hemşerilerimiz iyi bilirler ki AK Parti’den önce sağlıkta yaşanan ve kangren olmuş onca sorun bu dönemde çözülmüştür. Devasa bir yatırım ile günde 15.000 insanın girip çıktığı bir hastaneyi otopark sorunu ile gündemde tutmak haksızlıktır, emeğe saygısızlıktır, hizmete yapılan nankörlüktür. Her fırsatta basınımızla paylaştığımız haberlere göz atan herkes otopark sorunu için yapılan çalışmaları görebilir.
Buradaki sorun, hastalarımızın girişe en yakın tarafa araçlarını park etmek istemelerinden kaynaklanmaktadır. Otoparka park etme ile ilgili de düzenlemelerin yapıldığını da belirtmek isterim. Bununla birlikte bizler hastanemizin Muğlalı vatandaşlarımıza vereceği hizmetin kalitesini arttırmak ve mümkün olan en kısa sürede tedavilerinin yapılmasını sağlamak amacı ile pansuman tedaviler yerine kalıcı çözümlerin peşindeyiz.
Bunların yanında hastanemizin şehir hastanesine dönüştürülmesi ile ilgili talebimiz olumlu karşılanmıştır. Sayın Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’ın da destekleri ile şehrimize yapılacak Şehir Hastanesi ile ilgili süreçte ihale aşamasına doğru mesafe kat edilmiştir
Atatürk Stadyumu konusuna gelince, konuyla ilgili müjdemizi paylaştık. Gazetecilikten bahseden herkesin görüp ulaşabileceği açıklamamızda stadyum projemizin örnek proje olarak kabul edildiğini ve yine bu projenin Muğla hariç 6 ilimizde daha hayata geçirileceğini söyledik. Menteşe Belediyesinden alınacak izinler ve 26 Aralık tarihine kadar beklenmesi gereken yasal sürecin ardından inşaatımız başlayacak. Bu bilgilere rağmen öküz altında buzağı aramaya çalışan Özgür’ün sadece adının özgür olduğu, haber yaparken maalesef siparişle haber yaptığı gerçeği bir kez daha ortaya çıkmıştır.
Şimdi tüm bu haberlerin neden kasıtlı yapıldığını da Muğla kamuoyu ile paylaşmak ve buradan kendisine sormak isterim.
Genel Seçimler öncesi ortak bir dostumuz aracılığıyla haber gönderip “Eğer kızımın üniversiteye yerleşmesine yardımcı olursa patronuma rağmen asla hakkında olumsuz haberler yapmam” demiştiniz. Şimdi ben rüşvetinizi kabul etmediğim için mi bu haberleri yapıyorsunuz.
Yıllarca Osman Gürün hakkında olumsuz haberler yaptınız. Sebebi malumdur. Kızınızı Belediye’de işe almamasıdır. Bugün CHP veya mevcut yönetim hakkında olumsuz tek haber yapmamanızı neye bağlayalım. Kızınızın Belediye’deki yeni işine mi yoksa Belediyeden memnuniyetinize mi?
Damadınızın son görevde yükselme hamlesinin ve tayin talebinin diyetini bana saldırarak mı ödüyorsunuz.?
Paylaşmak istediğim birçok hususu da bir kenara bırakarak şunları söylemek istiyorum.
Dedikodular ve yalan haberler üzerinden yaptığınız olsa olsa dedikodu yazarlığıdır. Yaptığınız gazetecilik mesleği ile asla bağdaşmaz.
Şu bir gerçek ki siz kimi övseniz siyasi ömrü bir arşını geçmiyor. O yüzden eleştirdiğiniz kim varsa müsterih olsunlar.
Uzun süre size cevap vermemek, muhatap almamak için kendimle mücadele ettim. Son yazdığınız yazıda AK Parti davasına gönül vermiş ve bu davada ömrünü, emeğini, nakdini ve vaktini harcamış ve son kongrede görevi devretmiş arkadaşlarımıza AK Parti de bağırsak temizliği yapıldı demeniz sabrımı taşırmıştır. Hiçbir kimse benim dava arkadaşlarıma B*K deme hadsizliğini gösteremez. En kısa sürede bu cümlenizden dolayı hem siz hem size akıl verenler AK Parti teşkilatlarından özür dilemelidir.
23 Yıldır iktidar olan bu parti sizin köşenizden yönetilmedi, yönetilmeyecek. Siz güzellemeler yaptığınız CHP ile meşgul olunuz. Ben sizin gibi sipariş üzerine yazı yazan kalemlerle çok mücadele verdim. Hiçbir zaman da doğru bildiğimden vazgeçmedim. Size yazdırılan yazılarla asla ama asla ne bana ne partime istikamet çizemeyeceksiniz. Ya haberlerinizi özgürce yazınız ya da soy isminizi yazılarınızda kullanmayınız.
Sözlerimi şu cümleler ile tamamlamak istiyorum.
”Gazeteci yaydığı ya da yaymadığı bilgi sayesinde haksız bir avantaj ya da kişisel fayda elde etmekten kaçınmalıdır”
Kamuoyuna saygıyla duyurulur…
